Paris Notları Day 1 :)

PAris, PariS, PaRis, Paris ,PariS...

Bonjour Par!s !!! veee Gare du nord'a ayak basıyoruz...Sabah saat 9:30 etrafa bır bakıs atıp, dısarı cıkıyoruz.Haritamıza bakıp otel'e dogru yolumuzu bulmaya calısıyoruz ama  ılk basta gordugumuz metro, bızı  oldukca sasırtıyor ...Çok büyük bir ağ ve oldukça karmaşık gelen metro  gezı boyunca sanki burdan çıkamıyacakmışız hissine kaptırıyor.. .Neyse kı esım  harıta okuma konusunda uzmanlastıgı ıcın, cok zorlanmadan buluyoruz yönümüzü.

Esyarımızı bıraktıktan sonra ılk rotamız  Seine Nehri'nin kıyısında bulunan Notre Dame Katedrali oluyor.

Burayı gezdikten sonra bir kaç hediyelik eşya dükkanına bakıp devam ediyoruz.Yol üzerinde gördüğümüz Paris'in havasını hissettiren sokak müzisyenleriyle karşılaşıyoruz.Ve bir de cafelerden sokağa tasmıs  masalar, sandalyeler Avrupa'nın tadına vardırıyor.

Seine Nehri'nin üzerine yapılan bir cok köprüden geçip, sonbahar da cok guzel oldugunu düsündüğümüz Paris'e uzunca bakıyoruz. Metroya binip Concorde meydanına gidiyoruz.Dikili tas ve şık havuzları görüp, Arc de Triomphe (Zafer Anıtı) olduğu tarafa dogru ulasmak için  Champs-Élysées (Şanzelize Caddesi) den uzunca yuruyoruz, burada saglı sollu unlu mağazalara bakınıyoruz.

Yolumuz uzun Zafer Anıt ına donen merdivenlerinden cıkıp, parıs'e mimari açıdan  bakıyoruz...Eyfel'e ulaşmak için sabırsızlanıp hızlı adımlarla metroya binip, ilk gördüğümüz subway'de ekmek aramızı yiyip hemen devam ediyoruz.

 Ve Eyfel'i ilk görüşte ilk düşündüğüm, gerçekten de tahminimden büyükmüş oluyor. Etrafında bır çok foto çekinip, renkli isiklandirmal.arini seyrediyoruz...Sonra  yorgunluğun etkisi ve bizi bekleyen 1 saatlik dönüş yolunu hesaba katarak, ertesi gün gelmek üzere oradan ayrılıyoruz.

Paris'e hazırız...Yolculuk başlasın.....

Gare du nord'a iniş ve Bonjour Par!s !

Paris'in 16 tane ana hattı olan çok geniş bir metro ağı var. Alıştıkça bir yerden bir yere giderken, metro ağlarını kesiştirmek eğlenceli bir hal alıyor.Beklerken sıkılmıyoruz, cünkü her hatta müzik yayını var.Çift katlı uzu ve geniş metro çeşidine binip otel'e gidiyoruz...

ilk durak Notre Dame Katedrali...

Fransız gotik mimarisinin en güzide örneği olarak bilinen Notre Dame, ayrıca ilk gotik katedrallerden birisiymiş. 

Notre dame Meryem Ana'ya ithafen isimlendirilmiş. Paris'in diğer tüm önemli yapıları gibi Seine Nehri'nin kıyısında bulunuyor.

Seine Nehri...

Paris tam bir keyif kenti.Restoranlar,cafeler, barlar sandalyelerini kaldırımlara atmış, sokakla iç içe yemeğini yiyip, sevdiklerinle beraber güzel vakit geçireceğin bir yer.

Paris'i canlandıran hoş sokak ve metro müzisyenleri buranın tadını çıkarmamıza yardımcı olan türden...

Sonbahar'ın yansıttığı görüntüler Paris'i susluyor adeta...

Evet sırada Metrolarda cektiğim rek-lam-lar'dan biri...

Concorde meydanından görüntüler...

Yaklaşık 3000 yıl önce Ramses tarafından yaptırılmış olan bu dikilitaş, dikildikten iki ay sonra yıkılıp Louxor'a götürülmüş. Ancak Napoleon tarafından Fransa'ya getirildikden sonra tekrar ayağa kaldırılmış.

Yine rek-lam-lar'dan bir diğeri...

Champs-Élysées (Şanzelize Caddesi) de uzunca yürüyüş...

Gelmeden önce Paris'i araştırırken okumuştum, bu kozmatik & parfümeri mağazası SEPHORA'nın cici özelliğini, her şeyi deneyebiliyorsunuz hepsi orjinal, kimse başınızda almanız için dikilmiyor ve zaten çok kalabalık.Dalıyorsunuz bu ruya'ya hatta hepsi benim olsun istiyorsunuz süper bir yer...

Denerken doyamadığım parfümler....

Hepsini denemek mümkün olmyor, bir yerde tüm deneme alanlarımı kendi kendime istemesemde bitirdim, o zaman mecburi çıkış vakti...

  

Dene dene sınır yok her sey benim sanki, tüm kokular iç içe geçiyor ve çıkarken kendi üzerimde denemeler yaptığım yeni parfüm buluşlarım olduğunu düşünüyorum...

Yine burada ücretsiz olarak, deneme makyajıda yaptırılabiliyor.

Champs-Élysées (Şanzelize Caddesi) üzerinde, başka bir alış veriş merkezi...

  
Paris gecelerinin ve Avrupa sosyetesinin vazgeçilmezi, dünyaca ünlü kabare Lido...

Zafer Anıtı'nın bulunduğu meydana eskiden Place de l’Étoile (Yıldız Meydanı) denirmiş. Şimdi de Charles de Gaulle Meydanı diyorlar. Daire şeklindenki bu meydandan 12 (yanlış değil oniki) cadde çıkıyor - boşuna yıldız (étoile) dememişler!

Arc de Triomphe (Zafer Anıtı)'ndan görünen manzarada, Fransızların ne kadar çok simetri hastası olduğunu anlıyoruz...

Paris düzenli ve estetik bir görünüşe hakim...

Uzaklardan Eiffel...

Arada rek-lam-lar....

Günün sonunda Paris'in labirent metroların da hiç kaybolmadan, oyunu başarıyla tamamladık...

Amerika'dan tanıdık ve özlediğimiz bir yemek ve Subway...

Akşam EİFFEL'den  bir kaç güzel görünüş...

 

Paris'de 4 gün 4 gece, kalan 3 günle devam edecek....